Emre Belözoğlu’ndan Çeşme’de tarihi çalım

İzmir’in Çeşme ilçesi Boyalık mevkiinde, yaklaşık on yıl önce başlatılan bir inşaat süreci kapsamında ortaya çıkan Roma hamamı kalıntıları, inşaat faaliyetlerine rağmen korunamadığı iddiasıyla yeniden gündeme geldi. Söz konusu arazide inşa edilen ikiz villaların daha sonra milyonlarca dolara satıldığı bildirildi.

İnşaatın yürütüldüğü alanın, ortaya çıkan kalıntılar nedeniyle 3. derece arkeolojik SİT alanı olarak tescillendiği belirtilirken buna rağmen inşaata devam edildiği ve yapıların, zemindeki kalıntılar üzerine çelik konstrüksiyon yöntemiyle inşa edildiği, kalıntıların cam zeminle sergilendiği ifade edildi

İddiaya göre, bu uygulama tarihi dokunun korunması amacıyla değil, yapılaşmaya hukuki zemin kazandırmak için gerçekleştirildi. Konuyla ilgili itirazlar, sürecin başından bu yana çeşitli kurumlara iletilmiş olmasına rağmen herhangi bir yaptırım uygulanmadığı dile getirildi.

Konuya ilişkin kamuoyuna bir açıklama yapan Çeşme Çevre Derneği, villa inşaatlarının durdurulması gerektiğini savunarak yetkilileri göreve çağırdı.

Çeşme Çevre Derneği’nin açıklamasının tam metni:

“Çeşme’deki Tarihi Roma Hamamını nasıl kaptı, Nasıl milyonlara sattı?

Çeşme’nin tarihi, kültürel ve doğal mirasını korumak için mücadele eden Çeşme Çevre Derneği olarak, yıllardır dile getirdiğimiz ciddi bir usulsüzlüğü kamuoyunun dikkatine sunmak istiyoruz.

Yaklaşık on yıl önce, teknik direktör Emre Belözoğlu’nun, Çeşme’nin Boyalık mevkiinde denize sıfır konumda satın aldığı bir arsada inşa ettirdiği ikiz villalar, milyonlarca dolara satıldı. Ancak bu satışın arkasında, kamu yararını hiçe sayan ciddi bir koruma ihlali ve hukuki boşluk yatmaktadır.

SİT alanında Tarihi Roma Hamamı ortaya çıktı

Söz konusu arsanın inşaatı sırasında ortaya çıkan tarihi Roma hamamı kalıntıları, alanın 3. derece arkeolojik SİT alanı olarak tescillenmesini beraberinde getirdi. Bu durum normal şartlarda inşaat faaliyetlerinin durdurulmasını ve alanın koruma altına alınmasını gerektirirken, tam tersi bir yol izlendi.

Camla koruma gibi gösterilen yapılaşma usulsüzlüğü

Sayın Belözoğlu, villaları temel kazmadan çelik konstrüksiyonlarla inşa ettirmiş, kalıntılar cam zeminle sergilenmiş gibi gösterilmiştir. Ancak bu durum, kalıntıların korunması değil, tarihi alanın ticari amaçlarla dönüştürülmesidir.

Çeşme Çevre Derneği olarak defalarca uyardık

Derneğimiz bu durumu, inşaatın başladığı ilk günden itibaren ilgili koruma kurullarına, bakanlıklara, belediyeye ve savcılıklara defalarca iletmiştir. Elimizdeki haritalar, tescil belgeleri ve arkeolojik raporlarla bu alanın inşaata uygun olmadığını belgeleriyle kanıtladık. Ancak hiçbir kamu kurumu bu konuda gereğini yapmamış, göz göre göre bir arkeolojik alan sermaye lehine dönüştürülmüştür.

Kamu yararı yine göz ardı edildi

Bu olay, yalnızca tarihi değerlerin değil, kamunun bilgi alma ve denetim hakkının da yok sayıldığını göstermektedir. Satışın detayları, villaların kime ve hangi bedelle satıldığı, vergiye tabi olup olmadığı hâlâ kamuoyundan gizlenmektedir.

ÇAĞRIMIZDIR:
• Kültürel mirasların bu şekilde sermaye projelerine dönüştürülmesine sessiz kalınmamalıdır.
• Başta Kültür ve Turizm Bakanlığı, İzmir Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu, İzmir Valiliği, Çeşme Belediyesi olmak üzere tüm yetkilileri göreve çağırıyoruz.
• Bu dosya yeniden incelenmeli, gerekli soruşturmalar başlatılmalı, alanın eski statüsüne iadesi sağlanmalıdır.

Çeşme tarihiyle, doğasıyla, kültürel mirasıyla bir bütündür. Hiç kimseye milyon dolarlık kazançlar sağlansın diye, bu bütünlük feda edilemez!