İZBETON soruşturması kapsamında tutuklanan Soyer, savunmasını yaptı: İnşaatları durduranlar mağduriyet yarattı
İZBETON soruşturması kapsamında tutuklu bulunan İzmir Büyükşehir Belediyesi Eski Başkanı Tunç Soyer bugün ilk ifadesini verdi. Soyer, " Benim dönemimde hiçbir kooperatif yargıya başvurmadı. İnşaatları durduranlar mağduriyet yarattı. Eğer projeler devam etseydi bugün binlerce aile evine kavuşmuş olacaktı” dedi.
- | Son Güncelleme:
- | İzmir'de Son Dakika
CEMRE YUVARLAK/
izmir Büyükşehir Belediyesi'ne yapılan İZBETON soruşturması kapsamında tutuklanan CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu ve önceki dönem İZBB Başkanı Tunç Soyer’in tutuklu bulunduğu duruşma bugün Aliağa’da görülüyor. Eski başkan Soyer savunmasını yapmak için kürsüye çıktı. Soyer, dolandırıldık iddialarının doğru olmadığını savunurken, “Neden özgürlüklerimden mahrum kaldığımı, sevdiklerimden uzaklaştırıldığımı, tek kişilik hücrede hayattan koparılmaya çalışıldığımı düşünüyorum” diye konuştu. Soyer aynı zamanda, “Benim dönemimde hiçbir kooperatif yargıya başvurmadı. Eğer projeler devam etseydi bugün binlerce aile evine kavuşmuş olacaktı” dedi.
“İNŞAATLARI DURDURANLAR MAĞDURİYET YARATTI”
Soyer, 31 Mart seçimlerinden sonra yeni belediye yönetimi tarafından kentsel dönüşüm projelerinin durdurulduğunu, bunun da en büyük mağduriyeti doğurduğunu belirtti. “Benim dönemimde hiçbir kooperatif yargıya başvurmadı. Eğer projeler devam etseydi bugün binlerce aile evine kavuşmuş olacaktı” dedi.
“ÖNCELİĞİM DEPREM VE AFET OLDU ”
Soyer, 2019’da göreve gelir gelmez İzBB bünyesinde “Deprem ve Afet Daire Başkanlığı”nı kurduğunu hatırlatarak, İzmir’in deprem riski yüksek bir şehir olduğunu vurguladı. 30 Ekim 2020’deki depremde 118 kişinin hayatını kaybettiğini hatırlatan Soyer, “O günden itibaren önceliğim depreme ve afetlere dirençli bir kent yaratmak oldu” diye konuştu.
Soyer, İzmir’de kentsel dönüşüm sürecini tıkayan sorunları aşmak için “Halk Konut” modeliyle kooperatifçiliği devreye aldıklarını söyledi. Bu model sayesinde 1350 ailenin dönüşüm sürecine katıldığını, yüzlerce konutun tamamlandığını ve binlerce kişinin güvenli evlere kavuştuğunu ifade etti. “Bu model müteahhit kârını ortadan kaldıran, en düşük maliyetlerle şeffaf ve demokratik biçimde inşaat yapılmasını sağlayan bir yöntemdi” dedi.
“TOKİ SOSYAL KONUT AMACINDAN UZAKLAŞTI”
Savunmasında TOKİ’nin dönüşüm politikasını da eleştiren Soyer, 2002’de konutların üçte birinin kooperatif eliyle üretilirken bugün bu oranın yüzde 1’e düştüğünü, barınmanın bir hak olmaktan çıkıp yatırım aracına dönüştüğünü vurguladı. “2002’de halkın yüzde 73’ü kendi evinde otururken bugün bu oran yüzde 56’ya geriledi” ifadelerini kullandı.
“DOLANDIRICILIK İDDİALARI AKIL DIŞI”
Soyer, kendisine yöneltilen “nitelikli dolandırıcılık” suçlamalarını reddederek şunları söyledi:
“Ben İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı olarak meclis üyelerini, bürokratları, uluslararası finans kuruluşlarını kandırıp aldatacak bir oyun kurmuşum gibi gösteriliyorum. Üstelik kişisel çıkarım olmadığı iddianamede açıkça yazıyor. Tanımadığım kişiler için dolandırıcılık yapmam akıl dışıdır.”
“BARINMA TEMEL İNSAN HAKKIDIR”
Barınma hakkının Birleşmiş Milletler tarafından temel insan hakları arasında sayıldığını hatırlatan Soyer, Türkiye’de giderek büyüyen konut krizine dikkat çekti:
“Bugün nüfusun yüzde 70’i için 1+1 bir eve bile erişim imkânsız hale geldi. Bu sorun artık tek başına hiçbir kurumun çözemeyeceği kadar derinleşmiştir. Devlet, belediyeler, meslek odaları ve kooperatifler ortak bir iradeyle çözüm üretmelidir.”
“HALK İÇİN ÇALIŞTIM ÇIKAR SAĞLAMADIM”
Soyer, “Ben ve arkadaşlarım hiçbir kişisel çıkar elde etmedik. Tek derdimiz halkı güvenli evlere kavuşturmaktı. Eğer suç varsa, bu suç halk için sorumluluk alıp taşın altına elini koymak mıdır?” dedi. Soyer ifadelerini, “Hayatım boyunca o kirli yolların zoruna da kolayına da ne tevessül ettim, ne tenezzül ettim. Çünkü vicdani huzurun en yüce değer olduğuna inandım. Hiçbir iyiliğin cezasız kalmayacağı söylenmesine rağmen, iyilikten vazgeçmedim, vazgeçmeyeceğim. İzmir Büyükşehir Belediyesinin 5 yıl boyunca kaptanı bendim ve o gemiyi hiçbir zaman yanlış sulara sokmadım. İZBETON’daki yol arkadaşlarım bana güvendiler, ben de onların güvenini boşa çıkartacak hiçbir şey yapmadım. Tarihte cesur öncüler olarak yerimizi alacağız” diyerek sözlerini tamamladı.
YORUMLAR
Yorum Yap