Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesinin taşınması iddiasıyla ilgili üniversiteden açıklama geldi.
Yapılan açıklamada şunlar kaydedildi:
“Kurumlarımız üniversitemizin İzmir genelindeki yaygın yapısına ve bazı imkânsızlıklara bağlı olarak bir dönem farklı yerleşkelerde hizmet vermek zorunda kalmış ancak bir hayırseverimizin
kıymetli bağışı sonucu, 1990’lı yılların başında Narlıdere’deki şimdiki yerleşkelerine taşınmıştır. Böylece uzun yıllar geçici olarak üretilmek zorunda kalan çözümler, saygıdeğer bağışçımızın desteği ve o dönemki değerli mensuplarımızın girişimleriyle kalıcı hale dönüştürülmüştür.”
“Ancak ortaya atılan ve hiçbir geçerliliği olmayan iddiaların da yanıtlanması gerekmektedir.” ifadelerinin yer aldığı açıklamaya şöyle devam edildi:
“Sorumlu her yönetim, göreve gelir gelmez mevcut durumu incelemek ve buna uygun planlamalar yapmak amacıyla bir takım fizibilite ve ön izleme çalışmaları yapar. Bu durum, şeffaf ve hesap verebilir yönetim anlayışının temel unsurlarındın birisidir. Rektörlük olarak bizler de bu gerçeklik ışığında hareket ederek bir süre önce üniversitemizde, ölçülebilir ve somut verilere dayalı bir çalışma başlattık. Buradaki temel çıkış noktamız ise öncelikle olarak fiziki koşullarımızın ve mevcut durumlarının tespit edilmesi oldu. Bu kapsamda üniversitemizdeki hizmet veren yapıların durumlarının tespit edilmesi amacıyla bir ön çalışma başlattık. Doğal olarak bu çalışmalardan bir tanesi de fakültemiz ve konservatuvarımızın yer aldığı binalara ilişkin oldu.”
Binaların depreme dayanıklılığına bakılacak
Binaların performans ve dayanıklık raporlarının değerlendirildiği belirterek şu ifadelere yer verildi:
“Bu çalışmamızdaki amaç ise binaların depreme dayanıklı olup olmadığının belirlenmesidir. Yani
güvenli şekilde eğitim verilip verilmeyeceğine ilişkindir. Yapılacak raporlamadan sonra nihai karar noktasına gelinecektir ki; bu konuda mensuplarımızın fikri de doğal olarak bizler için çok önemlidir.”
“İşi, sadece fakülteyi bir yerden başka yere fiziki olarak taşımaya indirgemek doğru ve şık bir yaklaşım değildir.” denilen açıklama şöyle sonlandırıldı:
“Sonuçta insan hayatı, her şeyin üstündedir. Ülkemizin dört bir yanından üniversitemize eğitim için gelen evlatlarımızın hayatını tehlikeye atacak; bize, onları emanet eden ailelerimizin güvenlerini sarsacak bir duruma asla izin veremeyiz. Şu an için ortada herhangi bir taşınma söz konusu değildir. Bununla ilgili ortaya atılan tarihler de doğru değildir.”