Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Yüksek Disiplin Kurulu (YDK) Üyesi Mahir Polat, Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları (TCDD) Genel Müdürlüğü’nün yeni görev ve yer değişikliği adı altında yaptığı sürgünleri Meclis gündemine taşıdı. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu’nun yanıtlaması istemiyle bir soru önergesi veren Polat, AKP’nin sürgünler ile yeni bir kadrolaşma hareketi başlattığını vurgulayarak, “Ulaşımda yaşanacak yeni atamalar hayati bir önem taşıyor. Liyakatsizliğin bedeli ağır olabilir” dedi. Polat ayrıca, ifade etti.
SENDİKALAR CEZALANDIRILIYOR
AKP iktidarının bütün kurumlarda liyakatten uzak, sadece kadrolaşma üzerine atamalar yaptığını söyleyen Polat, “TCDD’de yaşanan atamalar yurttaşlarımız için tehlikelidir. Yapılan yeni atamalar hayati önem taşıyor. Liyakatsizliğin bedeli ağır olabilir. Yakın dönemde yaşadığımız tren kazalarıyla onlarca yurttaşımızı kaybetmişken, yeni atamalar yeni kazaları doğurabilir. Yapılan sürgünlerin içeride hem sendikayla hem de iktidarın kurum içerisinde yaptığı kadrolaşma hareketiyle hesaplaşmadır. Sendikalar, iktidarın diz çöktürme politikalarına karşı verdiği mücadeleden dolayı cezalandırılıyor. Bugün işçilerin iradeleri dışında liyakat ile alakası olmayan atamalar insanlık suçudur. Ulaştırma Bakanlığı’nın yaptığı bu yanlıştan dönmesi gerekiyor” diye konuştu.
İZBAN İÇİN TEHLİKE; KAMUDAKİ ATAMALAR LİYAKATLA YAPILMALI
Atamalardaki liyakatsizliğin İzmir içinde tehlikeli olduğu vurgulayan Polat, “Normalde olması gereken personel sayısı 38 iken 27 personel görev yapıyor. Yapılan görev değişikliklerine baktığımızda 3 trafik kontrolü çalışanının görev yerinin değiştiği, yerine gelen üç personelin ise daha önce trafik kontrolünde çalışmadığı ve deneyimsiz olduğu iddia ediliyor. İZBAN ile yolculuk yapan bir ay içerisinde milyonlarca yurttaşımız var. Şehir içi ulaşımda kullanılan İZBAN, yük taşımacılığı ve şehirlerarası trenlerin aynı hattı kullandıkları bölgeler var. Yapılan bu atamaların kentimiz için bir tehlike olduğunu görüyoruz. Bunun için karardan biran önce dönülmesi gerekiyor. Ayrıca kamusal alanda bütün atama ve işlemlerde liyakat esas alınmalıdır. Sadakate yani, kadrolaşmaya dayalı verimsiz kamu yönetimi anlayışı terk edilmelidir. Kalite ve verimliliğin ancak liyakat esasına dayalı ilkelerin temel alınması ile ortaya çıkacağı unutulmamalıdır” ifadelerini kullandı.