Emniyet Genel Müdürlüğü’ne yönelik saldırıya ilişkin şüphelerini dile getirdiği için gözaltına alındıktan sonra serbes bırakılan Halk TV programcısı Ayşenur Arslan, “Kanalla yollarımız ayrılmadı. Program oruncudayım” dedi.
‘Sorgulamak istedim’
Arslan, 1 Ekim’deki programında sarf ettiği sözler nedeniyle savcılığa verdiği ifadede şunları söyledi:
“Sözlerimde yanlış anlaşıldığımı düşünüyorum. Cümlelerim gelinen noktada her ne kadar maksadını aşmış olsa da kastettiğim ve işaret etmek istediğim nokta şuydu: Görevine yeni başlayan İçişleri Bakanının son zamanlarda koordinesinde üst üste gerçekleştirilen ve suç örgütlerine ağır darbeler vuran operasyonlar sonrasında kendisine yönelik bir mesaj olabilir düşüncesi bende hasıl oldu. Zira son zamanlarda uyuşturucu tacirlerine ve çıkar amaçlı suç örgütlerine gerçekleştirilen çok sayıda operasyon oldu. Eylemi gerçekleştirme biçimini düşünerek acaba bir takım suç odakları benzetme yaparak emniyet teşkilatına ve İçişleri Bakanlığı’na sindirme maksatlı mesaj veriyor olabilir’ diye düşündüm. Programda ve ifadem esnasında terörü güzelleyici ve meşru gösterici bir ibare kullanmadım. Meydana gelen eylemi programda olduğum gibi burada da lanetliyorum. Yukarıda söz ettiğim gibi güvenlik bürokrasisinin sor zamanlarda başarılı bir şekilde sürdürdüğü politikasına yönelik bit takım güçlerin terör örgütü kılığına bürünerek mesaj vermiş olabileceği ihtimalini sorgulamak istedim. Sıklıkla, tereddüt etmeden terör örgütü olarak nitelendirdiğim PKK dahil hiçbir terör örgütünün propagandası yapmam mümkün değildir. Sözlerim yanlış anlaşılmıştır. Üzerime atılı suçları kabul etmiyorum.“
Arslan, sorgulanırken Halk TV’nin yayın yönetmeni Bengü Şap Babaeker, sahibi Cafer Mahiroğlu ve programcısı Emin Çapa da savcılığın önünde bekledi.
‘Program orucundayım’
Arslan, ifadesinin ardından gazetecilere konuştu: “Gazeteciler bazen soru sorar, bazen de o soruları neden sorduğunu açıklamak zorunda bırakılır. Bunlar memlekette büyük mesele değil. Cümlelerimi bağışlayın. Zonayla cebelleşiyorum. Evime ve zonama geri dönmek niyetindeyim.“
Hedef gösterilmesinin ardından deneyimli gazetecinin yıllardır yaptığı ‘Medya Mahallesi’ adlı program Mahiroğlu tarafından sonlandırılmıştı.
Arslan, kanaldan ayrılıp ayrılmadığının sorulması üzerine “Yollarımız ayrılmadı. Program ve konuşma orucundayım” dedi.
Aynı soru kanalın sahibi Mahiroğlu’na da soruldu. Mahiroğlu yanıt vermeden sözü Arslan’a bıraktı.
15 Kasım’da meslekte 50’nci yılına girdiğini söyleyen Arslan şöyle devam etti:
“Çok uzun zamandır hedef halindeyim. Ergenekon ve Balyoz döneminde ‘Bu kadın tutuklanmıyor mu’ diyenler vardı, mesela Nagehan Alçı. Öncesinde 12 Eylül’de TRT’den buralara savrulmak gibi. Artık biraz daha korunaklı, sakin bir yolda bir şeyler yapacağım. Seda Sayan gibi bir yayın yapmak istiyorum ama patronu ikna edemiyorum. Mahallenin delisi olmak kolay değil. Hastalıklardan dolayı bu durum sakin bir hayat için göklerden gelen bir iradeyle gelen bir mesaj gibi.”
Daha sonra Mahiroğlu söz aldı ve programı sonlandırmaya Arslan’la beraber karar verdiklerini söyledi.
Arslan, “Kendisinin fikirlerinden yararlanırım. Ama benim yapma dediğim şeyleri yapar” dedi.
Gözaltı değilmiş
Evinde alınan Arslan emniyete ve sağlık kontrolüne götürülmeden adliyeye 10 polis eşliğinde getirildi ve Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından sorgulandı. Buna karşılık emniyet kaynakları Arslan’ın gözaltına alınmadığını öne sürdü.
Ne olmuştu?
Pazar günü saat 09:30 sıralarında İçişleri Bakanlığı Emniyet Genel Müdürlüğü önünde bombalı saldırı düzenlenmiş, iki saldırgan ölmüş, iki polis de hafif yaralanmıştı.
Dün bu saldırının tartışıldığı Halk TV’deki ‘Medya Mahallesi’ programında gazeteci Ayşenur Arslan, saldırganların kolay bir şekilde İçişleri Bakanlığı’nın önüne kadar gelmesini sorgularken şunları demişti:
“Belki o kendisini patlattı denilen kişi, terörist, üzerinde ya da arabada uzaktan kumandalı patlayıcı olduğunu bilmiyordu. Çünkü o kadar manasız ki gelip hiçbir şey yapamadan… Efendim ‘İşte bir PKK’lı teröristin öcünü alıyorlardı.’ Yahu hiçbir şey yapamadan ölünmez. Her şey bana sorarsanız aykırı. Durup dururken kendisini patlatmış…
Ama esas olarak bu benim -hem çok film izlerim hem de Türkiye’de yaşıyorum- aklıma takılan şeylerden birisiydi. İddia da edemem elbette. Bir fantezi olarak görüp geçin. Ama bir arabanın şoförü öldürülerek… Neden Ankara’da bir araba… O kadar kolaydır ki kilidiyle açacaksınız, düz kontak yapacaksınız, bombayı (yükleyip) gideceksiniz. Ankara’da bunu yapmak varken neden Kayseri’de birini öldürerek (yapıyorsun)…”
Halk TV’ye inceleme
RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin, Twitter’dan Arslan’ın bu sözlerinin yer aldığı bölümü paylaşarak Halk TV hakkında inceleme başlatıldığını duyurdu.
Arslan’ı da hedef alan Şahin paylaştığı videoya şu notu düştü:
“Bu ahlaksız terör sevici zihniyete ve ekranlardaki bu ucube yorumlara tahammül etmemiz mümkün değildir. Kahraman polisimizin refleksleri ve erken müdahalesi ile olası bir katliamın engellenmesine adeta üzülen bu sapkın zihniyete tüm milletimiz gibi biz de karşıyız. Bu hastalıklı sözlerin yayınlandığı Halk TV ve ilgili kişi hakkında gerekli inceleme derhal başlatılmıştır.”
Şahin’in bu tweet’inden sonra Cafer Mahiroğlu Arslan’ın sunduğu ‘Medya Mahallesi‘ programını sonlandırdıklarını açıkladı. Mahiroğlu, Twitter’dan şunları yazdı:
“Halk TV olarak ülkemize demokrasinin yerleşmesi için çok sesliliğe büyük önem veriyoruz. Bugüne kadar birçok bedel ödeyerek, her türlü cezaya ve baskıya rağmen farklı sesleri ve muhalif duruşları ekranımızda yansıtmaktan geri adım atmadık, atmayacağız da. Halk TV ülkemizde demokrasinin gelişmesi için vazgeçilmez bir nefes borusudur. Bu konuda tek kırmızı çizgimiz, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının kurduğu Türkiye Cumhuriyeti devletinin bölünmez bütünlüğüdür.
Halk TV, güvenlik güçlerimizin bu kapsamda yürüttüğü terörle mücadelenin kayıtsız şartsız yanındadır. Dün yayınlanan Medya Mahallesi programında canlı yayında edilen talihsiz sözler, aynı programda terör lanetlenmiş olsa da, Halk TV’nin en başta bahsettiğimiz duruş ve bakışının sınırlarını aşmaktadır. Bu sebeple programın sonlandırılması kararını aldığımızı, kamuoyuna üzüntülerimizle duyururuz.”
Birkaç saat sonra sonra İstanbul başsavcılığı, Ayşenur Arslan hakkında soruşturma başlatıldığını duyurdu.
Açıklamada şöyle dendi: “2 Ekim tarihinde Halk Tv isimli kanalda yayınlanan bir programda Ayşenur Arslan’nın 1 Ekim tarihinde Emniyet Genel Müdürlüğü önünde bölücü terör örgütü PKK tarafından gerçekleştirilen saldırıya yönelik sarfettiği sözlere ilişkin ‘Terör örgütü propagandası yapma‘ ve ‘Suçu ve suçluyu övme’ suçlarından soruşturma başlatılmıştır.”