Kefir; inek, koyun ve keçi sütünden yapılan sindirimi kolay, serinletici, ekşi ve köpüklü bir süt ürünü. Kefir konusundaki literatürler bunun Kafkasya orijinli olduğunu yazıyorlar.
Orijini Kafkasya olduğuna göre, Kafkas dillerinde bir anlamının alması gerekiyor. Kafkas dillerinden olan Çerkeslerin (Adige) konuştuğu Çerkesçe’de (Adiğabze) kefirin bir anlamı var ve üretim yöntemine bakıldığında bu anlam tam da yerine oturuyor.
Çerkesçe’de kefirin tam karşılığı fıçılarda olgunlaştırılan içecek anlamına geliyor. Buradaki “key” fıçı, “fır” ekşitilen, keyfır-kefir; “fıçıda ekşitilen içecek” demek. Eskiden paslanmaz çelik tanklar yoktu. Fermente içecekler tahta fıçılarda ekşitilerek elde edilirlerdi.
Beslenmede, kefirin yararlarının sayılamaz kadar çok olduğu biliniyor. Kolay sindirilebilir olması, mide ve bağırsak florasını düzenlemesinin yanı sıra yararlı mikroorganizmalar, vitaminler, mineraller ve proteinleri de içeriyor.
Eski Rusya İmparatorluğu ile Sovyetler Birliği’nin erken dönemlerinde modern tedavinin mümkün olmadığı zamanlarda hastane ve senatoryumlarda, özellikle metabolik düzensizlikler ve alerjik rahatsızlıklar ile tüberküloz, kanser, mide, bağırsak rahatsızlıklarının tedavisinde kefirin kullanıldığı biliniyor
Kefir, mide ve pankreas gibi bazı organların salgılarını arttırıyor. Ayrıca sinirsel rahatsızlıklara, iştahsızlığa ve uykusuzluğa karşı iyi geldiği belirtiliyor. Bronşit ve safra rahatsızlıklarının iyileşmesine yardımcı olduğu görüşü halk arasında yaygın olarak dillendiriliyor.
Düzenli olarak günde en az bir bardak kefir tüketiminin karaciğer, safra, böbrek fonksiyonları ve kan dolaşımı üzerine olumlu etkiler gösterdiği bildiriliyor. Kolesterolün düşmesine ve enfeksiyonlara karşı bağışıklık sistemini güçlendirmeye yardımcı olduğu belirtiliyor.
Kafkasya’da yaşayan kişilerin uzun ömürlü olmalarının bir nedeninin de kefir tüketimine bağlı olduğu görüşleri, birçok araştırıcı tarafından savunuluyor.
Sağlık üzerine olumlu etkilerinin yanı sıra, yüksek besin değerine de sahip olan kefirin, bebeklerden-yaşlılara kadar her yaştan insanlar tarafından tüketilmesi öneriliyor. Ayrıca hastaların beslenmesinde ve süt tüketemeyen kişiler tarafında tüketilmesi gerektiği söyleniyor.
Bütün bunlara karşın, kefirin tüketiciler tarafından bir ilaç olarak görülmemesi, sağlıklı yaşam ve tedaviler sırasında destek gıda olarak düşünülmesi gerekiyor.
Her gün bir bardak kefir içtiğinizde, sağlığınıza kefil olacak bir gıda tüketmiş olacağınızı da unutmayın diyorum.
Prof. Dr. Harun Raşit Uysal
Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi
e mail; harun.uysal@ege.edu.tr, harunrasituysal@gmail.com